29 Mart 2010 Pazartesi

emre namyeter - sakil seks


İlk olarak sadece grafiksel görünümünden etkilenmiştim üstteki fotoğrafta görünen Emre Namyater fotoğraf-boyamasının. Çarpıcı ve sıcak kırmızı, yeşil ve sarı renkler, kırmızı kıyafetiyle etkileyici bir kadın ve yine farklı biçimi ile her zaman dikkat çeken bir obje, kırmızı yangın söndürücü. Grafiksel görünüm net bir albeni yaratıyor, kadının kırmızı seksi elbisesi, seksi ayakkabıları kafalarda her zaman heyecan uyandıran kelimeyi, “seks”i, kırmızı ampuller eşliğinde yanıp söndürüyor. Peki de neden seks? Bir kırmızı elbise, topuklu ayakkabılar ve belli belirsiz bir seksi bakış neden hemen kafanın içerisindeki kırmızı ampulleri yakıyor. Beyin neden kadının bir bacağının görünmediğini, fotoğraftaki kadının belki de bacağı olmayan bir özürlü olduğunu algılamıyor. Daha da ilginci, neden kadının yüzündeki siyah noktaları göremiyor beyin, neden belki de seksi kadının yüzünün günlerce aç bırakılmış fareler tarafından kemirilmiş olduğunu varsaymıyor da, onun seksi bir bakış attığını varsayıyor. Yüzündeki iğrenç kara noktalar neden çok duru bir kafayla incelendiğinde çok farklı, hafif korkutucu ve iğreti edici bir duygu uyandırıyor.


Benim için Emre’nin bu foto-boyamasının değeri farklı algılamalar arasında yarattığı uçurumsal değişiklikten geliyor. İlk bakışta seksi ve sıradan bir pop-art denemesi gibi görünen kırmızılı kadın görseli, yakından farklı bir kafa ile incelendiğinde içinizde daha önce başlamış olan kırmızı yangın hemen sönüveriyor. Merak etmeyin, yangın söndürücü hemen yanınızda, artık yangın da söndüğüne göre onla yeşil zeminde gezinen pis sıçanların beyinlerini ezerek her yeri kıpkırmızı kana bulayabilirsiniz. Tamam, belki biraz abarttım ama kabul edin, tek bacaklı, yüzünün ne olduğu belli olmayan kadını bir arzu objesi olarak görerek aslında siz de abartıyorsunuz. Aslında biz hep abartıyoruz.


Evrensel olarak seksi bir duruş olarak tanımlanmış tek bacak arkaya yaslanmış elbiseli kadın görseli belli ki tüm detayların önüne geçiyor ve bizi kanın kırmızısının dehşetine değil de, seksin kırmızısının yumuşak karnına bırakıveriyor. Bu pozu yüzlerce kez görmüş ve kafasına seksi imaj olarak oturtmuş kafa, tek bacağı tamamlıyor ve normalde bize hiç de hoş görünmeyen siyah noktalar tatlı pop-art dokunuşları olarak bize güzel bir görüntü sunuyor. Bu iki uç duyguyu aynı görselde görmek belki herkesi benim kadar heyecanlandırmayabilir ama sağdan bakınca gülen, soldan bakınca ağlayan Mona Lisa’nın şanı dikkate alındığında bu etkinin hiç de yabana atılmaması gerekiyor.


Görseli neden ilk bakışta seksi olarak algıladığımızın mantıksal açıklaması bana göre görseldeki belirsizlikten kaynaklanıyor. Beynimizin belirsiz olan her şeyi daha önceden belirlediği şeylere dönüştürme isteği devreye giriyor ve bir yandan görünmeyen bacak kafada belirirken diğer yandan kara noktaların kötü çağrışımı kayboluveriyor. Kara noktalar yerine, kırmızı elbiseli kadına yakışacak seksi bir yüz koyuveren kafa, kötülükleri göstermeyerek yaşamlarımıza devam etmemizi sağlayan şanına yakışır bir biçimde, içindeki kırmızı ampule giden kabloya kendi cereyanını da kendi veriyor. Cereyanlar bitmesin, ceylanlar ölmesin. amin.


can-bic